Ben Kimim?

Merhaba arkadaşlar.. Yaklaşık bir yıldır süregelen blok yazma işlemime bugün itibariyle başlıyorum. Çünkü malûm karantina sürecinde kendimi anlatabileceğim, bir şeyler öğrenebileceğim, ögretebilecegim ve kafamı dağıtacak bir arayıştaydım. Sonunda başlıyoruz... 

Ben Kübra. 1999 yılında K.Maraş'ta doğdum. 5 kardeşiz. Babam emekli. Annem ev hanımı. İlköğretim ve ortaöğretimimi ilçemizdeki okulda tamamladım. Dünyanın en şanslı öğrencisiydim çünkü öğretmenim her anlamda mükemmel bir insandı. Küçükken böyle bir öğretmene sahip olunca kişisel gelişiminiz; başarınız, olaylara bakış açınız, kendinize güveniniz çok başka artıyor. 8 sene boyunca yarışmalarda dereceler, başarı belgeleri, sınav birincilikleri birbiri ardına geldi. Ve o yaşlarda Arka Sokaklar Zeynep izleyip Polis; Doktorlar izleyip Doktor Zenan, yada tuttu fırlattı kalbimi dinleyip Gökçe olmak istiyordum. Biraz daha büyüyüp aklım bi şeylere yetince farkettim ki ben aslında hukukçu olmak istiyorum.Yada rakip arkadaşlarımdan kendimi mahrum etmemek için mi -hâlâ bilmiyorum- Sosyal Bilimler Lisesi'ni tercih ettim.Annem her zaman arkamdaydı, ama babam -hastane anılarından olsa gerek- sağlık meslek lisesi yazmam konusunda çok ısrarcıydı. Sonunda Mersin Sosyal Bilimler Lisesi'ni kazandım. Ailenizde eğer evden erken ayrılan insanlar varsa onlara çok özenirsiniz. Bendeki de öyleydi. Ailem beni çok özlesin, gelirken onlara hediye alayım diye düşünürdüm.Uzakta okuyan kızım var demelerinde bile çok gururlanıyordum. İlk ailemden uzak kalma deneyimimi de arkadaşlarım sayesinde atlattım. Şu an olmuş hâlâ bir şehre kalmalı giderken o anılarım tekrar aklıma gelir ama artık büyüdüm tabi ağlamıyorum :) 
Liseye gittiğimde 15 yaşındaydım ve kendimi mental açıdan çok zayıf hissediyodum. Ve bazı nedenlerden dolayı 2 sene sonra kendi şehrimdeki Sosyal bilimler lisesine nakil oldum. Bu lisede çok güzel anılarım oldu çok güzel arkadaşlıklar edindim. Ama bir şeyler eksikti.Sanki sınıftaki o kızın içine başka biri girmişti.Liseyi bitirene kadar ne sınıfa ne de o kıza alışabildim. Ve fark ettim ki bende hukuk kazanabilecek, onun sorumluluğunu kaldıracak, o cilt cilt kitapları okuyacak cesaret yoktu. O an koca bir boşluğa düştüm ne istedigimi ne yapacağımı bilmiyordum. Sonra düğünlerde sürekli başkalarına spikerlik yaptığım zamanlar aklıma geldi. Herkesin sende tam gazeteci tipi var cümleleri kafamda yankılandı. Dedim evet ben bunu istiyorum. Ve bunu yapabilirim. 
O günden sonra çalışmalarımı ona göre yönlendirdim. Çok çalışmama gerek yoktu. Ben bunun farkındalıgıyla dersleri baya aksatmıştım. Son 1 ay kala başta edebiyat olmak üzere tüm sözel derslere abanmıştım. Matematiği gerçekten mi yapamıyordum yoksa kendime bir duvar mu örmüştüm bilmiyorum ama bir türlü aramız iyi değildi trigonometriyle, Pisagorla ve onların yandaşları Türev ve İntegralle. 
Sonunda istediğim bölümü kazanmıştım : Konya Selçuk Üniversitesi,Gazetecilik. 
Annem yine arkamdaydı; babam yine sen edebiyat ögretmeni mi olsan diye kendi bildiğini okumaya devam ediyordu. Konya olduğuna da ayrıca sevinmişlerdi. Muhafazakar, dini bütün, içinde Mevlana olan bir şehirdi yani bana bir zarar gelmezdi kendim rahat durduğum sürece :) 
Yine evden uzaklaşıyordum. Bu defa öncesine nazaran daha büyük, daha kendini bilen, daha yapabildiklerinin farkında olarak. 
Üniversitemi bölümümü çok beğenmiştim. Hayallerime çok benzemese de ne kadar önyargıyla gelsem de çok sevdim Konya'yı. Şuan 2.sınıftayım. Geçen seneyi düşündükçe aklımdan geçen ' herkesin hataları olur da seninkiler sence de çok fazla olmadı mı ' demekten alıkoyamıyorum kendimi. Derler ya insanlar yanlış yapa yapa öğrenir. Benimki de onun gibi oldu. Çok sevdiğim arkadaşlarım, düzenli bir hayatım ve çok değerli biri var hayatımda. Bunlardan vakit oldukça bol bol bahsedeceğim. 
Bunlar beni tanımanız için yeterli diye düşünüyorum. Ailemin içine hoşgeldiniz. Sağlıcakla kalın... 

CONVERSATION

0 yorum:

Yorum Gönder

Back
to top